Vefat eden büyüğün ardından mal varlıklarının paylaşımında kanuna uygun hareket edilebilmesi için Mersin miras avukatı desteğinden yararlanmak gerekebilir. Ölüme bağlı tasarrufların yanı sıra gaiplik halinde de ölüm karinesinin varlığı devreye girdiğinde mal varlığının nasıl paylaştırılacağı merak edilir. Varsa ölen kişinin borçlarının nasıl ve ne şekilde ödeneceği de miras hukuku kapsamında ele alınır. En kısa tabiri ile kişinin ölümü veya gaiplik durumunda ölen kişinin mal varlığının paylaşılması, miras hukuku hükümlerine göre düzenlenir.
Miras Hukuku Nedir?
Miras hukuku alanında yaşanan uyuşmazlıkların soruna çözülmesi ve herhangi bir hak kayıplarının yaşanmaması için avukat desteğinden yararlanmak faydalı olacaktır. Yasal düzenlemeler çerçevesinde belirlenmiş olan branşlaşma olmasa da miras hukuku alanında uzman avukatlardan destek alınabilir. Miras hukuku, bir kişinin ölümünde veya gaiplik durumunda kalan malları ile borçlarının yasal mirasçıları arasında ne şekilde paylaştırılacağını belirler.
Miras hukuku ile ölen kişinin ardından kardeşler ve diğer yasal mirasçılar arasında mal paylaşımının ne şekilde yapılacağı netleştirilebilir. Bu alanda uyuşmazlıklar ve yeni sorunlar çıkmaması için tüm koşulların miras hukuku kapsamında düzenlendiği şekilde kanuna uyarak yapılması gerekir. Miras bırakan kişinin miras hakkında istismar edilmemesi için bu alanda deneyimli miras avukatları da önemli görev üstlenirler.
Miras Hukukunda Saklı Pay Kimlere Bırakılır?
Miras hukuku söz konusu olduğunda en çok dile getirilen terimlerden biri de mirasta saklı pay konusudur. Miras bırakan kişinin miras hakkında istismar eden, bazı tasarruflarına karşı korunan ve yasal mirasın payının belirli oranlarına saklı pay adı verilir. Miras paylaşımında saklı pay olması sayesinde miras bırakan kişi bu oranlar üzerinden tasarruf edemez. Miras hakkı da elde eden kişilerin elinden hiçbir şekilde alınamaz.
Mirasta saklı pay hususunda kanuna bakıldığında alt soy, anne baba ve hayat arkadaşının miras payının bir miktarı koruma altına alınır. Bu mirastan hak kazanan kişilerin şu şekilde sıralanabilmesi söz konusudur:
- Alt soy için yasal belirlenmiş miras payının yarısı
- Anne ve babanın her biri için miras payının çeyreği
- Sağ kalan eş için al soy ve anne baba sınıfıyla birlikte mirasçı olması halinde yasal mirasın tamamı, diğer durumlarda miras payının çeyreği
Mirasta Hak Sahibi Olanlar Kimlerdir?
Miras hukukuna göre mirasta hak sahibi olan kişiler şu şekilde sıralanır:
- Miras bırakan kişinin evlatları, torunları ve torunlarının çocukları
- Miras bırakan kişinin anne ve babası
- Vefat eden kişinin resmi nikahlı eşi
Saklı pay hakkı kanuna göre bu şekilde sıralanmaktadır. Öte yandan miras hukukunda sıkça anlaşmazlıklara yol açan bir konu da kardeşlerin saklı pay hakkıdır. 2007 yılından itibaren yürürlükte olan kanuna göre kardeşlerin saklı pay hakkı kaldırılmıştır.
Mirasta Vefat Eden Kişinin Mal Paylaşımı
Miras hukukuna göre vefat eden kişinin mal paylaşımı, zümre sistemine göre belirlenir. Bu kapsamda 3. zümreye kadar olan kişiler, miras hukukunda yasal mirasçı sayılır. Miras bırakanın mal varlığından pay almak için 3. zümreye kadar dahil olmak yeterlidir. Mersin miras avukatı desteği alarak öğrenebileceğiniz bu zümre sistemi içinde temel anlamda miras bırakanın alt soyunu oluşturur. Miras bırakan kişinin eşi, çocukları ve torunları birinci zümreye dahil edilir.
İkinci zümre olarak tanımlanan kişiler, vefat edenin yaşıyorsa anne ve babasıdır. Kardeşleri ve yeğenleri de 2. zümrede kendine yer bulur. Bu zümrede yer alan kişilerin mirastan pay alabilmeleri için birinci zümredeki insanların hayatlarını kaybetmeleri gerekir. Bunun yanı sıra zümre sistemine göre mirasçı olabilmek için belirlenen şartlar şunlardır:
- Sağ olmak
- Hak ehliyetine sahip olmak
- Mirastan yoksun olmamak (Mirastan men edilmemek)
Kardeşler Arasında Miras Paylaşımı Nasıl Yapılır?
Miras hukukunda en çok tartışılan konular arasında kardeşler arasında mirasın nasıl paylaştırılacağı konusu gelir. Mirası paylaşmanın uygun ve en barışçıl yolu, miras paylaşım sözleşmesi yaparak düzenlemektir. Çünkü sözleşme kapsamına alınmadan yasal mirasçıların mirası paylaşamamaları durumunda ise taraflar arasında uyuşmazlıklar meydana gelebilir.
Böylesi durumlarda hem elde edilmek istenen mirasın bir değerinin kalmaması hem de yakınlar arasında ciddi kavgaların çıkması gibi problemler doğabilir. Miras paylara ayrılamadığı ve ya taksim edilemediği hallerde mallar üzerinde tasarrufta bulunmak için tüm mirasçıların aynı fikri üzerinde uzlaşması çok önemlidir.
Miras Payları Nasıl Dağıtılır?
Mirasın dağıtımında paylaşımın yapılması için belirli bir düzenlemeye ihtiyaç duyulmuştur. Miras dağıtımında miras bırakılacak kişilere verilecek olan pay oranları şu şekilde sıralanır:
- Birinci zümre – mirasın 4’te 3’ü
- Anne baba – mirasın yarısı
- Kardeşler – mirasın çeyreği
- Birinci zümredeki eş – terekenin çeyreği
- İkinci zümredeki eş – terekenin çeyreği
- Üçüncü zümredeki eş – terekenin yarısı
- Eş tek – terekenin yarısı
Bu paylara uyulması halinde miras dağıtımında sorunsuz bir şekilde paylaşım yapılabilir. Miras sözleşmesi olmayan durumlarda mirastan hak alması gereken saklı pay sahiplerinin hak kayıplarına uğramaması için avukatlık desteği almalıdır.
Miras Davası Nasıl Açılır?
Miras davası açmak için bazı ön koşulların yapılması önemlidir. İlk olarak araştırılması gereken belgeler toplanır. Miras bırakan vefat eden mal varlığı olan kişinin miras paylaşımında vasiyet bırakıp bırakmadığı araştırılır. Eğer bir vasiyet varsa, vasiyete uygun biçimde miras paylaşımı yapılır. Mirası bırakan kişinin herhangi bir vasiyeti bulunmuyorsa, hukuki danışmanlık alınarak miras paylaşım ve dava sürecine girilir.
Miras davası, uzman avukat yardımı ile yetkili ve görevli mahkemeye yapılan başvuru ile açılır. Davanın uzamaması istendiği için taraflara tebligat gönderilir ve bunların takibi yapılır. Mirasta hak sahibi olan kaç kişiyse her birine tebligat gönderilerek sürece dahil edilmesi sağlanır. Eğer varisler, kendi aralarında anlaşma sağlıyorsa miras paylaşımı için mahkemeye başvurup miras davası açmak zorunda değildir. Noter eşliğinde de mal paylaşımı kanuna uygun bir şekilde yapılabilir.
Miras Davasını Kimler Açabilir?
Kanunlara göre miras davası, hem mirasçılar hem de atanmış mirasçılar tarafından açılabilir. Miras hukukunda yasal mirasçı olarak tanımlanan kategori içinde kişinin nikâhlı eşi, altsoyları, annesi, babası, büyük anne ve büyük babası yer alır. Mirasta zümre sistemi kapsamında bu paylaşım belirlenir. Atanmış mirasçılar ise, kişinin ölmeden önce bıraktığı resmi el yazısı veya sözlü olarak vasiyetnamesinde belirttiği kişilerdir.
Kanuna Göre Yasal Mirasçılar Kimlerdir?
Miras hukukunda birinci derecede yasal mirasçılar vefat eden kişinin çocukları, torunları ve torunun torunlarıdır. İkinci dereceden yasal mirasçılar ise miras bırakan kişinin annesi ve babası kabul edilir. Son olarak üçüncü dereceden yasal mirasçılar büyük anne ve büyük babadır.
Mersin’de Uzman Miras Avukatı
Mersin’de miras hukuku kapsamında ortaya çıkan miras paylaşımı uyuşmazlıklarında en kısa sürede sonuçlara ulaşmak istiyorsanız profesyonel destek alabilirsiniz. Miras hukuku davalarında uzman avukat desteği ile hak kaybı yaşamadan miras paylaşımı yapılabilir. Miras davasının açılması, dava dosyasının hazırlanması, yasal mirasçılara tebligat gönderilmesi gibi süreçlerin hukuka uygun koşullarda yapılması gerekir. İşte bu nedenle ihtiyacınız olan Mersin miras avukatı desteğini ofisimizde bulabilirsiniz.